Arizatespitcihazi.com sitesinde, hızlı ve güvenli bir şekilde arıza tespit cihazlarına ulaşabilirsiniz . Tıklayarak alışverişe başlayın.

Close
(0) Ürün
Alışveriş sepetinizde ürün yok.
Tüm Kategoriler
    rocket

    TNT / DHL

    WORLDWIDE SHIPPING
    tech_support

    REMOTE SUPPORT

    CLICK HERE
    best-seller

    TRUSTED SHOPPING

    100% CUSTOMER HAPPINESS
    Filters
    Para Birimi
    Ara

    Araçların doğaya verdiği herhangi bir zarar var mı?

    Araçların doğaya verdiği herhangi bir zarar var mı?

    Bir ulaşım aracı olarak otomobiller

    Ulaşım ihtiyacı geçmişten günümüze insanoğlunun sürekli ihtiyaç duyduğu bir gereksinimdir. Geçmişten günümüze insanlar ulaşım için farklı yöntemler kullanmışlardır. 18. yüzyıla kadar insanlar ulaşım için binek hayvanlarını kullanıyorlardı.

    Daha sonra birileri buharla çalışan arabalar üretti. 19. yüzyılın sonunda ise birileri içten yanmalı motora sahip ilk arabayı üretti.

    Böylece otomobiller günümüze kadar sürekli gelişim göstererek hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline geldi.

    Otomobillerin doğaya verdiği zarar ve bunu önlemek için alınan önlemler

    Hayatımızı çok daha iyi hale getiren otomobiller aynı zamanda zararlı işlevler de içeriyor. Zararlı işlevlerden en önemlisi çevreye yaydıkları zararlı gazlardır.

    Bu gazlar insan sağlığı için de bir o kadar zararlıdır. Bu yüzden birçok kuruluş tarafından otomobilin zararlı etkilerini azaltmak için birçok emisyon kuralları yayınlanmıştır.

    Dizel yakıtlar petrole göre çevreyi daha fazla kirlettiği için bunlarla ilgili çeşitli düzenlemeler yapılmıştır.

    Örneğin; otomobillerde Dizel Partikül Filtresi bulundurulması zorunlu hale getirilmiş ve dizel yakıt içerisindeki zehirli maddelerin bu filtreye hapsedilmesi amaçlanmıştır.

    Bir diğer örnek ise araçlara Adblue sisteminin yerleştirilmesidir. Dizel yakıt ile çalışan bu sistemde, dizelin doğaya verdiği zararın önemli ölçüde azaltıldığı yayınlanmıştır.

    Ancak bu düzenlemeler zararı azaltsa da zararı önleyen çözümler değildir.

    Avrupa Birliği 2035 yılında elektrikli otomobil kullanımını zorunlu hale getiriyor.

    Ancak elektrikli araçlarda içten yanmalı motor olmadığı için doğaya hiçbir zararlı gaz salınmıyor.

    Bu nedenle Avrupa da dahil olmak üzere dünyanın birçok bölgesinde elektrikli otomobil üretimi artmış ve elektrikli otomobil kullanımı da bu doğrultuda artış göstermiştir.

    Bu durum şimdilik bireysel tercihlere göre gerçekleşiyor olsa da gelecekte zorunlu hale gelecektir. Çünkü Avrupa Birliği 2035 yılından itibaren içten yanmalı motorlu otomobilleri yasaklayacağını yayınladı. Birçok otomobil üreticisi firma 2030 yılına kadar dizel ya da benzinli otomobil üretmeyeceklerini, sadece elektrikli araç üreteceklerini söylediler.

    Avrupa Birliği bu tür bir karar aldı çünkü doğaya salınan zararlı gazlar atmosfere çok zarar veriyor.

    Atmosfere salınan bu zehirli gazlar gelecekte önemli iklimsel sorunlara ve kuraklık gibi problemlere yol açacaktır. Bunu tamamen engellemek için Avrupa Birliği 2035 yılından itibaren dizel ve benzinli arabaları yasaklamıştır.

    Bu zararın önüne geçmek için insanlar 'hibrit' otomobil dediğimiz yarı yakıtlı yarı elektrikli otomobillerde kullanmışlardır. Bu hibrit otomobil kullanımını elektrikli otomobillere geçiş dönemi olarak tanımlamak mümkün.

    Hibrit arabalar bu zararı önlemede çok verimli olmuştur. Fakat yakıt içerdiği için zararı 0'a indiremedi.

    Değişen iklimsel durumlar, artan küresel ısınma Avrupa Birliği'ni bu kararı yayınlamaya zorladı, eğer bu kararı yayınlamazlarsa gelecekte Avrupa'da çok büyük iklimsel sorunlar yaşanacağını düşündüler.

    Tüm bunlara baktığımızda Avrupa Birliği'nin aldığı karar çok ciddi bir karardır ve tüm dünyayı ilgilendirmektedir.

    Avrupa Birliği'nin aldığı bu karar, otomobil üreticilerinin bu karara uyması, gelecekte birçok ülkenin benzer bir karar yayınlayacağının sinyallerini bize gösteriyor.

    Yorumunuzu bırakın
    ShippingBanner